barnabas incili ne demek?

Barnabas İncili, 2. yüzyılda yazılmış olduğu düşünülen, ancak günümüze kadar ulaşan en eski el yazmasının 15. yüzyıla ait olduğu bir Hristiyan metnidir. Yeni Ahit'in bir parçası değildir ve genellikle apokrif metinler arasında sınıflandırılır. İncil'in yazarı bilinmiyor ve genellikle Havari Barnabas'a atfedilmesine rağmen, bunun doğru olup olmadığı kesin olarak bilinmiyor.

Barnabas İncili'nin en dikkat çekici özelliği, Yahudi kökenli Hristiyanlığı reddetmesi ve Eski Ahit'i alegorik bir şekilde yorumlamasıdır. Metin, Eski Ahit'i İsa'nın müjdesini önceden haber veren bir dizi alegori olarak ele alır ve Yahudilere yönelik birçok olumsuz yorum içerir. İsa'nın Mesihliğiyle ilgili yorumları da Yeni Ahit'teki anlatımlardan farklılık gösterir. Örneğin, metin İsa'nın çarmıha gerildiğini değil, Yahuda'nın çarmıha gerildiğini iddia eder. Bu iddia, İsa'nın çarmıha gerilmesinin Hristiyan inancının temelidir ve bu bakımdan Barnabas İncili'nin Yeni Ahit'ten önemli ölçüde farklılık gösterir.

Barnabas İncili, İsa'nın öğretilerini ve hayatını kendi yorumuyla sunar ve Yeni Ahit'ten farklı bir teolojik bakış açısı sunar. Yeni Ahit'in yazarları tarafından anlatılan hikayelerin farklı yorumlarını ve kendi eklemelerini içerir.

Özetle, Barnabas İncili:

  • Apokrif bir metindir: Yeni Ahit'in bir parçası değildir ve Hristiyan kiliseleri tarafından kutsal kitap olarak kabul edilmez.
  • Eski Ahit'i alegorik olarak yorumlar: Eski Ahit'teki olayları ve kişileri İsa Mesih'i simgeleyen alegorik anlamlar taşıyan olaylar olarak yorumlar.
  • Yahudi kökenli Hristiyanlığı reddeder: Yahudi inancına ve uygulamalarına karşı oldukça eleştireldir.
  • Yeni Ahit'ten farklı bir İsa portresi sunar: İsa'nın hayatı ve öğretileri hakkında Yeni Ahit'ten farklı yorumlar içerir.
  • Tarihsel doğruluğu tartışmalıdır: Yazılış tarihi ve yazarı kesin olarak bilinmemektedir ve metnin tarihsel doğruluğu şüphelidir.

Barnabas İncili, tarihsel ve teolojik açıdan önemli bir metindir, ancak Hristiyanlık tarihinin ana akım yorumundan farklı bir bakış açısı sunduğu unutulmamalıdır. Çalışma konusu olarak değerli olsa da, Hristiyan inancının temel öğretilerinin bir kaynağı olarak kabul edilemez.